Ana Sayfa GENEL 20 Nisan 2021 507 Görüntüleme

Özelge : 7194 sayılı Kanunla “faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i indirilebilir” hükmünün eklendiği belirtilerek, 16/12/2019 tarihinde firmanız aktifine alınan binek araç için kullanılan kredinin 2020 yılında ödenecek faiz taksitlerinin tamamının doğrudan finansman gideri olarak kurum kazancının tespitinde dikkate alınıp alınamayacağı!

Sayı:
35672403-010.01[120-07-2020]-E.92017
Tarih:
22/12/2020


T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Hatay Vergi Dairesi Başkanlığı

Gelir Kanunları Grup Müdürlüğü

Sayı

:

35672403-010.01[120-07-2020]-92017

22.12.2020

Konu

:

Aktife alınan binek araç için kullanılan kredinin ödenecek faiz taksitlerinin finansman gideri olarak dikkate alınıp alınmayacağı hk.

 

 

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; 7194 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin 5 inci fıkrasına parantez içi hüküm olarak “faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i indirilebilir” hükmünün eklendiği belirtilerek, 16/12/2019 tarihinde firmanız aktifine alınan binek araç için kullanılan kredinin 2020 yılında ödenecek faiz taksitlerinin tamamının doğrudan finansman gideri olarak kurum kazancının tespitinde dikkate alınıp alınamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun “Safi Kurum Kazancı” başlıklı 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, ikinci fıkrasında da safi kurum kazancının tespitinde 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.

Bunun yanı sıra;

– 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 7194 sayılı Kanunun 13 üncü maddesi ile değişik “İndirilecek Giderler” başlıklı 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasında, “Safi kazancın tespit edilmesi için, aşağıdaki giderlerin indirilmesi kabul edilir:

5. Kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dahil olan ve işte kullanılan taşıtların giderleri (Şu kadar ki faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla %70’i indirilebilir.)

…”,

– 7194 sayılı Kanunun 52 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde, “Bu Kanunun 13 üncü ve 14 üncü maddeleri 1/1/2020 tarihinden itibaren başlayan vergilendirme dönemi gelir ve kazançlarına uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.”

hükümleri yer almakta olup, konuya ilişkin ayrıntılı açıklamalara 311 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yer verilmiştir.

Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun;

– 262 nci maddesinde, “Maliyet bedeli, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veya değerinin arttırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilumum giderlerin toplamını ifade eder.”,

– 269 uncu maddesinde, “İktisadi işletmelere dahil bilumum gayrimenkuller maliyet bedelleri ile değerlenir. Bu kanuna göre, aşağıdaki yazılı kıymetler gayrimenkuller gibi değerlenir:

1. Gayrimenkullerin mütemmim cüzüleri ve teferruatı;

2. Tesisat ve makinalar;

3. Gemiler ve diğer taşıtlar;

4. Gayrimaddi haklar.”,

– 270 inci maddesinde, “Gayrimenkullerde, maliyet bedeline, satın alma bedelinden başka, aşağıda yazılı giderler girer:

 1. Makina ve tesisatta gümrük vergileri, nakliye ve montaj giderleri;

2. Mevcut bir binanın satın alınarak yıkılmasından ve arsasının tesviyesinden mütevellit giderler.

Noter, mahkeme, kıymet takdiri, komisyon ve tellaliye giderleri ile Emlak Alım ve Özel Tüketim Vergilerini maliyet bedelini ithal etmekte veya genel giderler arasında göstermekte mükellefler serbesttirler.”

hükümleri yer almaktadır.

Ayrıca, 163 ve 334 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin iktisabında kullanılan krediler nedeniyle ödenen faizlerin iktisadi kıymetin maliyet bedeline eklenecek kısmı ile doğrudan gider yazılacak kısmının tespitinde uygulanacak esaslar açıklanırken, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin iktisabında kullanılan krediler nedeniyle ödenen faizin, iktisadi kıymetin aktifleştirme işleminin gerçekleştiği dönemin sonuna kadar oluşan kısmının maliyetle ilişkilendirilmesi gerektiği, iktisadi kıymetin aktifleştirildikten sonraki dönemlere ilişkin kısmının ise maliyet bedeline eklenmesinin veya doğrudan gider yazılmasının mümkün olduğu ancak daha sonraki dönemlerde, seçimlik olarak hangi hak kullanılmışsa o yönteme göre işlem yapılmasına devam edilmesinin icap ettiği belirtilmiştir.

Buna göre, iktisadi kıymetlerin iktisabında/finansmanında kullanılan krediye ilişkin faiz giderinin söz konusu iktisadi kıymetin aktifleştirildiği dönemin sonuna kadar oluşan kısmının maliyetle ilişkilendirilmesi zorunludur. Sonraki dönemlere ilişkin kredi faizlerinin ise tahakkuk ettikleri dönemde maliyete intikal ettirilmesi suretiyle amortismana tabi tutulması veya doğrudan gider olarak kayıtlara intikal ettirilmesi mümkün bulunmaktadır. Ancak, iktisaptan sonraki yıllarda ortaya çıkan kredi faizlerini, ilgili bulundukları yılda doğrudan gider yazma veya amortisman yoluyla itfa etme şeklindeki tercihin başlangıçta yapılması gerekmekte olup, iktisadi kıymetin aktifleştirildiği dönemden sonraki dönemde yapılan tercihin sonraki yıllarda değiştirilmesi, diğer bir ifade ile söz konusu giderlerin doğrudan gider yazılmakta iken sabit kıymetin maliyetine eklenerek amortisman yoluyla itfa edilmesi veya daha önce amortisman yoluyla itfa edilmekte iken sonradan doğrudan gider yazma yoluna gidilmesine imkan bulunmamaktadır.

Dolayısıyla, 16/12/2019 tarihinde firmanız aktifine alınan binek araç için kullanılan krediye ilişkin faizlerin 2019 hesap dönemine tekabül eden kısmının maliyetle ilişkilendirilmesi zorunlu olup, sonraki dönemlere ilişkin kredi faizlerinin ise tahakkuk ettikleri dönemde maliyete intikal ettirilmesi suretiyle amortismana tabi tutulması veya doğrudan gider olarak kayıtlara intikal ettirilmesi tercihe bağlı bulunmaktadır.

Bu durumda, firmanızca 1/1/2020 tarihinden sonrasına tekabül eden kredi faiz tutarlarının gider olarak indirim konusu yapılmasının tercih edilmesi halinde, Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (5) numaralı alt bendi gereği ilgili hesap dönemine isabet eden faiz tutarının %70’inin kurum kazancınızın tespitinde doğrudan gider olarak indirim konusu yapılması mümkün bulunmakta olup, gider olarak indirimi kabul edilmeyen tutarın ise firmanız kayıtlarında kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması gerekmektedir. Ayrıca, gider yazma yönündeki bu tercihinizin sonraki yıllarda maliyetle ilişkilendirmek suretiyle değiştirilmesi de söz konusu olmayacaktır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.

Hazır Site web sitesi kurma webmaster By Uzman Tescil