Ana Sayfa Yazılar 18.04.2025 34 Görüntüleme

Kooperatiflerin Kuruluşuna İlişkin Usul ve Esaslarda Yeni Dönem: Ticaret Bakanlığı’ndan Kritik Düzenleme / Şenol DÖNDER – SMMM

Giriş:

Kooperatifçilikte Güncellenen Yapısal Gereklilikler

Kooperatifler, Türkiye’de toplumsal dayanışmanın ve yerel kalkınmanın en önemli ekonomik yapılarından biridir. Gerek üretici kooperatifleri gerekse tüketici, konut, esnaf veya sanayi kooperatifleri; üyelerinin ortak ekonomik, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını karşılamak üzere faaliyet göstermektedir. Bu kapsamda, kooperatiflerin kuruluş süreçleri, ortak sayıları, faaliyet bölgeleri ve ana sözleşmelerine ilişkin kurallar, kamu otoriteleri tarafından zaman zaman güncellenmektedir.

Ticaret Bakanlığı tarafından ilk olarak 2 Temmuz 2018 tarihinde yayımlanan ve kooperatiflerin kuruluşuna yönelik esasları düzenleyen “Kooperatiflerin Kuruluş ve Ana sözleşme Değişiklik İşlemleri ile Kurucu Ortak Sayıları ve Çalışma Bölgelerinin Belirlenmesi Hakkında Tebliğ”, 2025 yılı itibarıyla yeniden ele alınarak bazı önemli değişikliklere tabi tutulmuştur.

Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren bu yeni tebliğ değişikliği, özellikle turizm geliştirme ve gayrimenkul işletme kooperatifleri ile esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri açısından kuruluş koşullarında ciddi yenilikler getirmiştir. Değişiklikler, kooperatifçiliğin daha sağlıklı, şeffaf ve sürdürülebilir bir zemine oturmasını amaçlamaktadır.

1. Turizm ve Gayrimenkul Kooperatiflerinde Artırılan Kurucu Ortak Sayısı

Yeni düzenlemeyle birlikte, Tebliğin 9. maddesine eklenen ikinci fıkra şu şekildedir:

“(2) Turizm geliştirme kooperatifleri ve gayrimenkul işletme kooperatifleri en az 50 kurucu ortak tarafından kurulur.”

Bu hüküm öncesinde, genel uygulama çerçevesinde kooperatiflerin en az 7 kurucu ortak ile kurulabileceği kabul edilmekteydi. Ancak bazı kooperatif türlerinin faaliyet hacmi, yatırım büyüklüğü ve kamuya etkisi göz önüne alınarak bu sayı tür bazında artırılabilmektedir.

Bu yeni kural ile turizm geliştirme kooperatifleri ile gayrimenkul işletme kooperatifleri gibi büyük ekonomik faaliyetler yürüten yapılar için daha güçlü ve kolektif bir sermaye yapısı öngörülmektedir. Böylelikle hem mali dayanıklılığı artırmak hem de kooperatifin geniş bir tabana oturması sağlanmaktadır.

Olası Etkiler ve Yorum:

  • Kurumsal yatırımcıların ve yerel aktörlerin daha fazla iş birliği yapması teşvik edilecektir.

  • Sermaye birikimi hızlanabilir ve projelerin fizibilitesi güçlenebilir.

  • Girişimciler için ilk etapta kurucu ortak bulma süreci zorlaşabilir, ancak uzun vadede kooperatifin sürdürülebilirliği artacaktır.

2. Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatiflerine Yeni Standartlar

Tebliğin 10. maddesi tamamen yeniden düzenlenmiş ve özellikle esnaf ve sanatkâr odaklı kooperatifler için çeşitli yapısal düzenlemeler getirilmiştir. Bu düzenlemeleri alt başlıklar hâlinde irdeleyelim:

a) Kurucu Sayısında Yeni Alt Sınır

“Büyükşehir belediyesi olan illerde en az 3.000, diğer illerde ise en az 2.000 esnaf veya sanatkâr tarafından kurulur.”

Bu madde ile Türkiye’de farklı ölçeklerdeki iller için farklı kuruluş barajları belirlenmiştir. Büyükşehirlerde ekonomik hareketliliğin daha yoğun olduğu varsayılarak, daha yüksek bir kurucu sayısı öngörülmüştür. Böylece, kooperatiflerin güçlü bir finansal yapıya ve geniş bir hizmet ağına sahip olmaları beklenmektedir.

b) İl Sınırlarında Faaliyet Yetkisi

“Esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifi, ana sözleşmede açıkça belirtilmek şartıyla bulunduğu ilde faaliyet göstermek üzere kurulabilir.”

Bu hükümle birlikte kooperatiflerin faaliyet alanı daha net sınırlandırılmış ve ana sözleşmeyle bağlayıcı hâle getirilmiştir. Bu, yetki karmaşasının önlenmesi ve yerel odaklı hizmet anlayışının güçlenmesi adına önemlidir.

c) Çalışma Bölgesinin Tanımı

“Her il, tüm ilçeleri ile birlikte bir çalışma bölgesidir.”

Bu tanım, coğrafi yetki alanının nasıl belirleneceği konusuna açıklık getirmektedir. İl bazlı bir çalışma bölgesi anlayışı, hizmetlerin bütünselliğini ve ulaşılabilirliğini sağlamayı amaçlamaktadır.

d) Kooperatif Merkezi Değişikliği Kısıtı

“Merkezinin bulunduğu ilçedeki esnaf ve sanatkâr sayısı 200’ün altına düşmedikçe kooperatif merkezi değişikliği yapamaz.”

Bu sınırlama ile kooperatiflerin keyfi yer değişiklikleri engellenmekte, hizmet sürekliliği ve yerel bağlantılar korunmaktadır. Ayrıca bu madde, kooperatiflerin bulunduğu ilçeye ekonomik ve sosyal katkılarını sürdürmesi için bir teşvik işlevi de görmektedir.

3. Ek Belgelerde Sadeleştirme: Ek-1 Yürürlükten Kaldırıldı

Tebliğde yer alan Ek-1 tamamen yürürlükten kaldırılmıştır. Bu ek, geçmişte kooperatif kuruluşlarında kullanılacak formlar ve belgelerle ilgiliydi. Bu değişiklikle, muhtemelen belge yükü azaltılmış ya da dijital dönüşüm kapsamında güncellenmiş uygulamalar devreye alınmıştır.

4. Yürürlük ve Yürütme Hükümleri

  • Yürürlük Tarihi: Tebliğ, yayımlandığı tarihte (2025) yürürlüğe girmiştir. Bu nedenle, tüm yeni kooperatif kuruluşları ve anasözleşme değişiklikleri bu kurallara uygun şekilde yapılmak zorundadır.

  • Yürütme Yetkisi: Tebliğ hükümleri, Ticaret Bakanı tarafından yürütülmektedir. Bu da düzenlemelerin izlenmesi ve gerektiğinde yeni güncellemelerin yapılmasının Bakanlık yetkisinde olduğunu göstermektedir.

Sonuç:

Güçlü ve Sürdürülebilir Kooperatifler İçin Yeni Adımlar

Yapılan bu düzenlemeler, kooperatiflerin ekonomik ve kurumsal yapılarının daha sağlam temellere oturtulmasını hedeflemektedir. Özellikle sermaye yapısı, yerel hizmet sunumu ve kuruluş standartları açısından daha bütüncül bir çerçeve ortaya konmuştur.

Ticaret Bakanlığı’nın bu adımı, Türkiye’de kooperatifçiliğin hem finansal disiplini artırmak hem de daha etkin ve organize yapılar oluşturmak adına reform niteliğinde bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.

Kaynak: https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2025/04/20250418-4.htm

Hazır Site web sitesi kurma webmaster By Uzman Tescil